TKP İzmir İl Örgütü’nden GDZ Elektrik önünde eylem: ‘Yangın felaketi, piyasacılığın ve özelleştirmelerin doğrudan sonucudur’

İzmir’deki Yangınlar Elektrik Hatlarından Kaynaklı

Günlerdir farklı noktalarda çıkan ve kontrol altına alınamayan yangınlarla mücadele eden İzmir’de, Seferihisar’ın ardından önce Çeşme’de, ardından Ödemiş’te yangın çıkmış, Buca Kaynaklar’dan sonra Gaziemir ve Torbalı’dan da yangın haberleri gelmişti. İzmir Valisi Süleyman Elban Çeşme, Seferihisar, Ödemiş ve Foça’daki yangınların elektrik hatlarından kaynaklı olduğunu açıkladı. Kentin elektrik üretim, iletim ve dağıtımından sorumlu olan GDZ Elektrik ise “Somut bulgu yok” dedi.

TKP İzmir İl Örgütü’nün çağrısıyla dün saat 19.00’da, Bornova’da bulunan GDZ Elektrik Genel Müdürlüğü önünde toplanan İzmirliler, “Gediz Halka Hesap Verecek”, “Doğanın katili Holding Düzeni” sloganlarıyla Genel Müdürlük önüne yürüdü.

“Gediz Elektrik hemen devletleştirilmeli” yazılı pankart taşıyan grup adına açıklama yapan TKP Merkez Komite Üyesi Savaş Sarı, bir yıl önce, yolda elektrik akımına kapılarak yaşamını yitiren iki yurttaş için Gediz Elektrik’in kapısına dayandıklarını belirtti.

İzmir’deki yangın felaketinden de yine “dağıtım hizmeti üzerinden zenginliğine zenginlik katan Gediz Holding’in sorumlu olduğunun” açıklandığını aktaran Sarı, yangınların sebeplerine ilişkin GDZ Elektrik’in ve İzmir Valiliği’nin açıklamalarını hatırlattı.

Sarı, “Türkiye’yi yönetenler çok acı ama her şeye nereden ne para kazanırım gözüyle bakıyor. Tarım arazilerini, zeytinlikleri, doğal yaşam alanlarını, ormanları yağmaya açmakta, madenci holdinglere, turizm patronlarına, müteahhitlere peşkeş çekmekte hiç sakınca görmüyorlar. Bilimin, aklın bize gösterdiği her şeyi hiçe sayan bir arsızlık ve saldırganlıkla karşı karşıyayız. Neden bu yangınlarla başa çıkılamıyor sorusunun yanıtı tam burada! Paraya kulluk ediyorlar. Ülkemizi, insanlarımızı, doğayı, ormanlarımızı holdinglere, uluslararası tekellere kurban ediyorlar” diye konuştu.

“YENİ ABONE VE DAHA ÇOK KAZANÇ OLARAK BAKIYORLAR”

Sarı, “İzmir’in karşı karşıya olduğu yangın felaketi, piyasacılığın ve özelleştirmelerin doğrudan sonucudur. Ormanlık ve tarımsal alanların talana açılması, elektrik gibi temel bir hakkın kazanç kapısı haline getirilip özelleştirmelerle holdinglere peşkeş çekilmesi, bugün yaşadığımız yangın felaketinin asıl nedenidir. Sabah akşam ülke güvenliği deniyor. Doğanın, halkın güvenliğini sağlamaktan aciz bu yağma düzeninde neyin güvenliği? Ortada ne planlama ne de halk çıkarı kalmamıştır” ifadelerini kullandı.

Sarı’nın konuşmasının ardından, “İzmir’i yangın yerine çevirerek çuvalla para kazandınız, halka bunu bıraktınız” denilerek, binanın önüne yangın yerlerinden toplanan küller döküldü.

Related Posts

Gazze’deki katliamlarda ölü sayısı 57 bin 338’e ulaştı

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye sürdürdüğü saldırılarda can kaybı 57 bin 338’e ulaştı. Son 24 saatte 70 kişi daha öldü, insani yardım bölgelerinde ise saldırılarda ölenlerin sayısı 743’e çıktı.

TBB’den CHP’li belediyelere yönelik operasyonlara tepki: Seçilmiş kişilere daha özenli ve ölçülü yaklaşılmalı

Türkiye Barolar Birliği, CHP’li belediyelere karşı yapılan operasyonların hukuk devleti ve demokratik rekabet ilkeleriyle ters düştüğüne dikkat çekti. TBB yaptığı açıklamada “Seçimle göreve gelen kişiler söz konusu olduğunda çok daha özenli ve ölçülü bir yaklaşım gerektiğini vurguluyoruz.” ifadelerini kullandı.

Hatay’da yangın büyüyor

Türkiye’nin ormanlık alanları alev alev yanıyor. İzmir’de ortaya çıkan yürek yakıcı görüntülerin bir benzeri de Hatay’ın Dörtyol ilçesinde yaşanıyor. Karaseke bölgesinde çıkan yangın genişleyerek devam ediyor

Orman yangınında mahsur kalan aileyi Hava Kuvvetleri kurtardı

İzmir Ödemiş yangınında mahsur kalan aileyi Hava Kuvvetleri kurtardı.

ABD Başkanı Trump: Beyaz Saray 4 Temmuz dolayısıyla UFC maçına ev sahipliği yapacak

ABD Başkanı Trump: Beyaz Saray 4 Temmuz dolayısıyla UFC maçına ev sahipliği yapacak

Belediye duyurdu: 4-5 Temmuz tarihinde denize girmek yasaklandı

Giresun Belediyesi, yüksek dalga ve rip akıntısı tehlikesi nedeniyle 4-5 Temmuz tarihlerinde denize girişi yasakladı. Karar, olası boğulma vakalarının önüne geçmek amacıyla alındı. Yetkililer, halkı uyararak yasağa uyulmasını ve sahillerde dikkatli olunmasını istedi.